Kalça Çıkıklığı Nedir? Nasıl Tedavi Edilir?
Kalça çıkıklığı, kalça ekleminin yerinde olmaması veya kalça
ekleminin şekil bozukluğunu ifade etmektedir. Topallayan ve yürürken aksadığını
gördüğümüz insanlarda büyük olasılıkla kalça çıkıklığı hastalığı bulunmaktadır.
Kalça çıkıklığı günümüzde sağlıklı şekilde tedavi edilmektedir. Ancak bundan 15
yıl öncesine kadar kalça çıkıklığında doğru tedavi uygulanamamaktaydı. Bu
nedenle 20 yıl öncesinde kalça çıkılığı ile doğan kişiler genellikle topal
kalmıştır.
Kalça çıkıklığı ciddi bir rahatsızlık olup, zorlu bir tedavi
süreci gerektirmektedir. Cerrahi müdahale olmadan iyileşmesi imkansızdır.
Cerrahı müdahale olsa dahi yüzde yüz düzelme şansı maalesef yoktur. Kalça
çıkıklığı rahatsızlığı olan insanlar, şiddeti hastanın durumuna göre değişmekle
birlikte hayat boyu ağrı çekmektedir. Kalça çıkılığında erken tanı ve tadevi
çok önemlidir. Bandaj ve alçılarlar tedavi edilmesi mümkündür. Geç kalınması
halinde yürümede kalıcı aksaklıklar yaşanabilmektedir.
Kalça Çıkığı Nasıl Oluşur?
Kalça çıkılığının tıbbi açıklaması uyluk kemiği ve leğen kemiği
arasındaki uyumsuzluktur. Eklem bölgesinin gelişimi tamamlanamaz ve kemikler
birbirlerine tam olarak oturmaz. Bu durum ağrılara, yürümede aksaklıklara,
hareket zorluğuna neden olmaktadır. İnsan bedeninde leğen kemiği bacaklarımıza
yuva olma görevi üstlenmektedir. Leğen kemiğindeki yuvanın yapısal bozukluğu
bacak uyluk kemiğinin yuva dışında bulunmasına neden olmaktadır. Erken yaşta
fark edilip tedavi edilmediği takdirde kalıcı sakatlıklara neden olmaktadır.
Kalça çıkıklığı temelde iki grupta incelenmektedir. Teratolojik
ve tipik kalça çıkığı. Teratolojik kalça çıkığı bebek rahimdeyken ortaya
çıkmaktadır. Buna doğuştan kalça çıkığı da denilmektedir. Tipik kalça çıkığı
ise bebeğin doğumundan sonra genellikle yanlış uygulamalar nedeniyle ortaya
çıkmaktadır. Doğumdan sonra ortaya çıkan kalça çıkığı ise 3 gruba
ayrılmaktadır;
Çıkabilir kalça; Çıkma riski bulunan kalça kemiğini ifade eder.
Yarı çıkık kalça; Uyluk Kemiği başı eklem içinde olmasına karşın yukarı veya dışarıya doğru kaymış şekildedir.
Çıkık kalça; Uyluk başının yuva dışında olduğu tam çıkık kalça anlamındadır.
Yarı çıkık kalça; Uyluk Kemiği başı eklem içinde olmasına karşın yukarı veya dışarıya doğru kaymış şekildedir.
Çıkık kalça; Uyluk başının yuva dışında olduğu tam çıkık kalça anlamındadır.
Kalça Çıkıklığı Hangi Sıklıkla Görülür?
Yapılan araştırmalar bin çocuktan ikisinde kalça çıkıklığı
görüldüğünü ortaya koymuştur. Kalça çıkıklığı genetik faktörlere bağlı olarak
da ortaya çıkabilmektedir. Annede kalça çıkıklığı olması bebekte görülme
riskini de arttırmaktadır. Bunun yanı sıra bebeğin anne karnındaki pozisyonu
kalça çıkıklığına davetiye çıkarabilmektedir.
Sezaryen doğum, ters doğum, bağların gevşek oluşu, bebeğin
kilolu doğması kalça çıkıklığına neden olan faktörlerin başında gelmektedir.
Ayrıca erkeklere kıyasla kadınlarda daha fazla görülen bir rahatsızlıktır.
Doğum esnasında yapılan yanlış uygulamalar da kalça çıkığına neden olmaktadır.
Ya da doğumdan sonra bebek bakımında yapılan yanlışlar kalçanın çıkmasına neden
olmaktadır.
Kalça Çıkıklığının Belirtileri Nelerdir?
Kalça çıkıklığı bebekler yürümeye başlayana kadar kendini belli
etmemektedir. Rahatsızlığın belli bir belirtisi olmamasına karşın ağrılara
bağlı olarak bebek normalden fazla ağlayabilir. Çocuklar yürümeye başladıktan
sonra kalçadaki sorun ortaya çıkmaktadır. Ancak günümüzde yeni doğan bebeklere
kalça çıkıklığı kontrolü de yapılmaktadır. Bu durum çocuğun rahatsızlığının
ilerlemesini önleyerek erken tedaviye imkan tanımaktadır.
Yürüme zamanı gelen bebekler geç ayaklanır. Adım atmaya
başladıklarında ciddi derecede aksama meydana gelir. Kalça çıkıklığı
rahatsızlığında çocuklar yürümeye başladıktan sonra rahatsızlık ilerlemektedir.
Bu nedenle çocuklara ayaklanmadan önce tedavi edilmesi gerekmektedir.
Kalça çıkıklığının en önemli belirtilerinden bir diğeri de
bacaklar arasında uzunluk farkıdır. İki bacağın uzunluğu birbirinden farklıdır.
Ayrıca ayaklarda şekil bozukluğu ve vücudun kıvrım bölgelerinde farklılıklar
gözlenmektedir. Bacakların esnekliği de tamamen farklıdır. Hareket bakımından
bacaklardan biri aktif, diğeri pasiftir. Çocuk yürümeye başladığında ciddi
derecede zorluk çekmektedir. Bu belirtileri fark eden ebeveynler bir an önce
bebeklerini ortopediste göstermelidir.
Tedavi Süreci Nasıl İşler?
Kalça çıkıklığında erken tanı hayati derecede önem taşımaktadır.
Erken tanı tedavi sürecinin de erken başlamasını sağlamaktadır. Çocuk yürümeden
tedavi sürecinin başlatılması ile daha başarılı sonuçlar elde edilmektedir.
Çünkü; çocuk yürüdükçe kalça çıkığındaki deformasyon artmaktadır. Rahatsızlığın
kesin tanısı için röntgen ve tomografi çekilmektedir. Tanının konulmasının
ardından cerrahi operasyon için uygun gün belirlenmektedir.
Ameliyatın ardından hasta belden itibaren alçıya alınmaktadır.
Çıkık olan kalça ayak bileğine kadar alçıya alınırken, diğer sağlam bacak dize
kadar alçılanmaktadır. Alçıda kalma süresi hastanın durumunun ciddiyetine göre
değişmektedir. Kalça ekleminin tam olarak yerine oturması için uzun bir süre
gerekmektedir. Erken tanının önemi burada karşımıza çıkmaktadır. Hasta ne kadar
küçükse iyileşme süreci o kadar hızlı olmaktadır. Yürümeye başlamayan
bebeklerde uygulanan tedavi süreci yüzde 100 oranında başarılı sonuçlar
vermektedir. Buna karşın yürümeye başladıktan sonra tedavi uygulanan hastalarda
yüzde 100 oranında başarı neredeyse imkansızdır. Kalıcı yürüme bozukluğu
kalmasa dahi kalça eklemleri tam olarak yerine oturtulamaz ve hareket
zorlukları yaşanmaya devam eder.
0 yorum: